Yunus Emre Lisesi Konferans Salonu’nda gerçekleşen programda konuşan Başkan Erbaş, bütün Peygamberlerin getirdiği dinin İslam olduğunu belirterek, “Allah indinde din İslam’dır. İslam’ın dışında bir din edinmeye çalışanların dini kabul olunmayacaktır.” dedi.
“Peygamber Efendimiz (s.a.s.) uyarıcılık vazifesini yaptı”
Başkan Erbaş, “Cenab-ı Hak bütün Peygamberlere gelen mesajların özünü Kur’an-ı Kerim olarak indirmiş. Peygamber Efendimiz (s.a.s.)’de bütün insanlara Kur’an-ı Kerim’i tebliğ etmiştir. Rabbimiz Peygamber Efendimizi (s.a.s.) şöyle tanıtıyor; ‘Ey Nebi, biz seni ancak bir şahit, bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik. Allah’a davetçi olarak gönderdik. O’nun izniyle etrafını aydınlatan bir kandil olarak gönderdik.’ Yani bizim davranışlarımız, inancımızdan aldığımız kurallar, ilkeler ve o ilkelere sahip çıkmayı Peygamber Efendimiz (s.a.s.) insanlığa müjdeledi ve uyarıcılık vazifesini yaptı.” diye konuştu.
“Dünyayı ilim, irfan, bilgi ve hikmetle, barış ve iyiliğe ulaştırmak mümkün olmuştur”
İlk inen surenin Alak Suresi olduğunu, nüzul sırasına göre ikinci inen ayetin Kalem Suresi olduğunu hatırlatan Başkan Erbaş, “İslam medeniyeti mensuplarının, çocuklarının elinden kitap ve kalem düşmediği asırlarda her zaman ilerlemiş, her zaman gelişmiştir. Dünyayı ilim, irfan, bilgi ve hikmetle, barış ve iyiliğe ulaştırmak mümkün olmuştur.” ifadelerini kullandı.
Başkan Erbaş, İslam’ın insanları huzura, mutluluğa, barışa ulaştıran bir din olduğunu dile getirerek, şunları söyledi:
“Peygamber Efendimiz (s.a.s.) Müslümanı şöyle tanımlıyor; ‘Müslüman diğer insanların elinden ve dilinden emin olduğu kimsedir.’ Ben sizin elinizden, dilinizden emin olacağım, siz benim elimden, dilimden emin olacaksınız. Bundan daha güzel bir insan tarifi var mı? Biz istiyoruz ki İslam’ın ilkelerini en güzel bir şekilde öğrenelim ve onu en güzel bir şekilde yaşamaya çalışalım. O zaman Peygamber Efendimizin (s.a.s.) insanlığa getirmiş olduğu o muazzam ilkelerin ve değerlerin yeryüzünde ne kadar yoğun bir şekilde yaygınlaştığını da görürüz.”
İnsanların Müslümanların birlikte yaşama tecrübesinden istifade etmesi gerektiğine işaret eden Başkan Erbaş, İslam inancında özgürlüğün olduğunu söyledi.
“Müslümanlar olarak dinimizin ilkelerini göre yaşamamız lazım”
Başkan Erbaş, Müslümanların İslam’ı çok iyi temsil etmesi gerektiğini dile getirerek, “İnsanların gözü bizim üzerimizde ve bize bakarak onların İslam’a heves etmelerini sağlamamız lazım. Eğer inancımızı iyi temsil edersek, bize heves ederler ve bizim sayemizde İslam’ı öğrenmeye heveslenirler. Ama bizim hal ve hareketlerimiz, davranışlarımız yüzünden İslam’dan uzaklaşırlarsa bu vebal bizim için çok ağır olur. Her zaman söylediğim gibi bizim medeniyetimiz sevgi medeniyetidir. Sevgi, bilgi ve hikmet medeniyetinin mensupları olarak dinimizin ilkelerini, Peygamber Efendimizin (s.a.s.) tavsiyelerini öğrenip yaşamamız lazım.” şeklinde konuştu.
“Gençlerin inancını daha güzel bir şekilde anlamaya çalışarak kendilerini yetiştirmelerini istiyoruz.”
Başkan Erbaş, gençleri çok önemsediğini ve onların geleceğe iyi hazırlanmalarını istediğini belirterek, “Şuuruyla, bilinciyle, ahlakıyla, Peygamber Efendimizi (s.a.s.) tanımalarıyla, inancını, ilkelerini daha güzel bir şekilde anlamaya çalışarak kendilerini yetiştirmelerini istiyoruz, insanlığın buna ihtiyacı var.” dedi.
Programa, Türkiye Cumhuriyetinin Strazburg Başkonsolosu Bekir Sarp Erzi, Paris Din Hizmetleri Müşaviri Dr. Bayram Demirtaş ile Strazburg Din Hizmetleri Ataşesi Ramazan Dolu da katıldı.
Metz’de gurbetçilerle bir araya geldi
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, ayrıca Fransa’nın Metz şehrinde bulunan Metz Fatih Camii’nde gurbetçilerle bir araya geldi.
Burada ikindi namazı kıldıran ve Kur’an-ı Kerim okuyan Başkan Erbaş, daha sonra cemaatle sohbet etti.